Serdal Adalı, Rafa Silva kararını resmen duyurdu: "Artık iki seçeneği var! Kimse bu saygısızlığı yapamaz"

Sergen Yalçın: "Artık konu idari bir konu. Eğer dönmek isterse biz buradayız. Forması da orada. Lütfemn bizim ağzımızdan olmayuan şeyleri yazmayın çünkü biz zaten doğruları söylüyoruz."

Serdal Adalı: "Şu anda yüzde 1 bile ihtimal olsa bunu kullanacağım. Beşiktaş olarak tüm isteklerini yerine getiriyoruz. Yükümülükleri yerine getiriyoruz. Araba almış, dolandırılmış... Bu sorunları yaşandığında burada iki tane sportif direktör vardı. Keşke o zaman yazsaydın Fatih kardeşim."

Serdal Adalı: "Ben başkan olup Ümraniye'ye ilk geldiğimde Gedson'a gelen teklif masada duruyordu. Spartak Moskova'dan gelmişti bu teklif. Benden önce oturup konuşmuşlar. Kaldı Gedson. Bu ortamda gitme ihtimalin yok dedim. Maaşına birtakım eklemeler yaptık. Sezon sonuna kadar kaldı. O gün menajerine "Gelen bu teklife transfer olmaz. Bu paradan aşağıda herhangi bir rakamla bize gelmeyin." dedim. Avusturya kampında bir teklif daha gönderdi Spartak Moskova... Rafa'yı ayrı bir yere koyuyorum Gedson menajerini dinledi ve gitmek için elinden ne geliyorsa yaptı. Avusturya'daki kampta idmana bir gün sonra da maça çıkmadı. Eski usül yönetici gibi davranacak olsak alıp sizlerin ve taraftarın önünde koyardım Gedson'u siz de bu soruları sormazdınız. Maalesef bu menajer oyunlarından dolayı bazı oyuncuları tutmanız kolay olmuyor. Rusya'dan aldığı maaşı teklif ettik ama onu da kabul etmedi. Rafa'nın menajeri Rafa isterse konuşuyor Rafa konuşma derse konuşmuyor. Başka bir menajer varsa işin içinde onu da bilemiyorum. Beşiktaş iki Portekizli yıldızını kaybediyor. Maalesef bu futbolcu 'Gideceğim' dedikten sonra o futbolcuyu tutma imkanınız yok. Parayı da verseniz yok. Rafa'nın da parasını veriyoruz ama 'Gideceğim' diyor. Bu iki futbolcunun kalmasını ben beceremediysem kimse beceremez."

Serdal Adalı: "Hocanın kurduğu yeni yapı mevcut sistemden farklı değil. Aynı sistemin paralelinde. Daha önce stattan yürüyordu şimdi Ümraniye'den yürüyor. Yarın Sergen Yalçın gittiğinde başka biri geldiğinde sistemi bozulmasın. Aynı şekilde yürüyoruz hatta hoca biraz daha konuyu genişletti. Eduard Graf'ın üç senelik kontratı var. Son 3 aydır zorlu süreç geçiriyor. Bir müddet Almanya'da kalmak istedi. Şu kurulan sistemle daha önce kurulan sistemin arasında fark yok. Mehmet hoca var bir iki kişi daha var farklı olarak. Ümraniye'de çalışıyorlar."

Sergen Yalçın: "Ben hiçbir oyuncuya asla önyargılı davranmam. Oyunculardan en iyi verimi almaya çalışırım. Benim işim bu çünkü. Benden önceki dönemde, başkan ve teknik direktörle yapılan bir planlama yapıldı. Avrupa'daki birçok kulüpte bu işler hemen değişebilir. Futbolda bu planlamalar sürekli değişir. Çok büyük problem olacağını düşünmüyorum."

Sergen Yalçın: "Lig çok uzun bir maraton. Daha çok fazla maç var önümüzde. Şampiyonluk çok kolay değil. Önümüzde iki rakip var ama günün ne getireceği belli olmaz. Konuşmamız gerektiği zaman maç önü, maç sonu günü geldiğinde konuşurum. Her şeyi her zaman konuşmak değerini azaltır. Doğru zamanda konuşmak gerekiyor."

Serdal Adalı: "Kararını bu akşam bize bildirecek. Umarım doğru yolu bulur."

Sergen Yalçın: "Siz beni dinlemiyor musunuz? Adam konuşmuyor. Gelmiyor konuşmaya. Nasıl konuşayım ben Rafa ile... Başkanla görüşüyori başkanı seviyor herhalde."

Sergen Yalçın: "Büyük takıma çalışıyorsanız bazı gerçekler vardır. Eğer başarılı değilseniz kalmanız pek mümkün değildir. Biraz zaman lazım, biraz zaman verin her şeyi birkaç ay içinde çözemeyiz dedim. Çözümler için bazı fikirlerimiz var. Günü değil geleceği kurtarmaya geldim. Günü kurtaramam ama ben gelecekte bu işi yapabileceğimi düşünüyorum. Birkaç transfer dönemi sonra olabilir. Burası büyük camia. Başarısız olursan gidersin yenisi gelir. Bize bu zamanı vermezseniz kime vereceksiniz? Başkanımız her gün tesise gelmeye başladı. Takımla antrenman yapıyoruz bir yandan her gün bu sorunla uğraşıyoruz. Bu sorunlarla mı uğraşayım ben? Takımı antrenman mı yaptırayım bunlarla mı uğraşalım? Bırakın da biraz işimizi yapalım. Sağlıklı iş yapma olanağımız ortadan kalkıyor."

Serdal Adalı: "Sözleşmede bu maddeler var demedim. Ben bunların hepsini Hüseyin Yücel'e söyledim o da bana "Tamam" dedi. Rafa'nın maaşını Beşiktaş ödüyor. Herkes her şeyi konuşuyor. Bizler konuşmamız gereken şeyleri maalesef konuşamıyoruz. Kimsenin kimseyi suçlamasına gerek yok. Suçlu orada (Rafa) çağıralım konuşsun. Keşke burada olsa. Gelmeden önce oturup sayın Hüseyin Yücel ile konuştuğu konular bunlar. Hiçbir futbolcu "Ben gyme çıkmıyorum" demez.

Sergen Yalçın: "Çok farklı bir tablo olduğunu düşünmüyorum. Siz, farklı şeyler duymak istiyorsunuz ama onları duyamayacaksınız. Aslında bugün yaptığım toplantıda bugüne kadar yapılanları ve gelecek planlarını anlatacaktık. Çok ciddi bir çalışma içindeyiz. Takımımızın gelişmesi için aynı zamanda da değişmesi için birçok plan yapıyoruz. Bunlar ne kadar doğru olacak zamanla ortaya çıkacka. Şu anda Rafa Silva konusunu oyuncuya ve bize zarar vermeden en doğru şekilde çözmek istiyoruz. Hiç buraya çıkma niyetinde değildim ben. Öyle bir futbol iklimi var ki ülkede buraya çıkıp bunları anlatmak zorunda bırakıyor her şeyi... Yok mobbing yaptı yok onu yaptı. En kötü tarafı da taraftarlar buna inanıyor. Bizim için en kötü tarafı bu. En azından doğruları anlatalım insanlar doğrular bilsin. Oyuncu ben burada antrenman yapmak istemiyorum, maça çıkmak istemiyorum diyor. Neyini anlamıyorsunuz bunun? Oyuncuyu alsanıza karşınıza! Oyuncu söylesin size her şeyi.. Ben bir iş yapıyorsam yaparım ve sonucuna katlanırım. Ortada bir sorun yok. Gelsin oyuncu istediğiniz soruları sorun oyuncuya. Bizimkiler tatmin etmiyorsa..."

Serdal Adalı: "Türkiye'de hiçbir takıma gidemez. Ben futbolu bırakmak istemiyorum, maç stresiyle yaşamak istemiyorum dedikten sonraki toplantıda menajeri "Futbol oynarsa ne isterler acaba" diyince işin arka planı değişti. Biz yönetim kurulu olarak bir bonservis belirledik ama bunu söylemek istemiyorum. Bir yere gitmesini istemiyorum. Menajerinden çok komik sembolik bir rakam geldi. Hala elimizden ne gelirse yapmaya devam edeceğiz. Dört gözle antrenmana çıkıp, futbolunu oynamaasını bekliyoruz. Bundan sonrası tamamen Rafa'nın vereceği bir karar."

Serdal Adalı: "Kimse merak etmesin kaptanlık konusunu da görüştük. Bu tip insan, futbolcu ilişkilerinde birtanesiyle bile bunları yaşamadım. Zaten çok konuşan biri değil. Belki de Beşiktaş'la en uzun konuştuğu kişi benim. Kaptanlık konusunu da denedik. Başka şeyler de denedik ama karşılığını alamadık. Hayır dedi."

Sergen Yalçın: "Ben oyuncularla beraber yaşıyorum. Biz baba-oğul gibiyiz. Kimi zaman severiz kimi zaman döveriz. Bazen küçük problemler olur ve kendi içimizde çözeriz. Hayatın doğal akışına uygun hareket ediyoruz. Önümüzde çok büyük bir sorun gelirse biz bunu çözemeyiz ve başkana yönlendiririm. İşin idari boyutu benim çok dışında. Belki benim de hatam vardı. Belki oyundan çıkardım Rafa bana kızdı. Bunu bilemem. Rafa'yı karşınıza çıkaralım. Kendisine sorsanız bu soruları. Keşke burada sizin sorularınıza yanıt verse. Hiç problem yok benim adıma. Hiçbir şey yapmadık. Her şeyi serbest bıraktık. Hala diyorum gelsin buyursun forması orada. Haftasonu oynasın. Başkan bütün takımı Rafa Silva'ya göre kurmuş. Rafa'nın oyununa göre oyuncular alınmış benim oyunuma göre değil! Oyuncunun neden gitmek istediğini ben bilemem. Belki başka bir yerle anlaştı ben bunu bilemem! Biz oyuncunun kafasında ne planladığını bilemeyiz. Bu planda biz yokuz. Parası ödeniyori her şeyi hazır, antrenmanı burada, forması burada... Hayır demiyoruz ki! Üzüldüğüm konu bizlik bir şey yok"

Sergen Yalçın: "Ben göreve başlarken birçok sorunla karşılaşacağımı biliyordum. Takımın teknik, taktik durumunu gördükten sonra bu problemlerin olabileceğini biliyorduk ama bunun olacağını hiç tahmin etmiyorduk. Takımın en önemli oyuncusunun daha ilk günden böyle bir şey yapacağını bilmiyorduk. Siz daha yeni duyuyorsunuz ama ilk günden beri bununla uğraşıyoruz. Kendi içimizde bu problemi çözmeye çalıştık ama oyuncu her geçen gün vitesi artırdı. Ben Samuel Eto'o ile çalıştım! Türkiye'ye gelen en büyük oyuncu. Biz bu sorunları çözeriz ama oyuncu adım atarsa çözeriz. Bugün gelsin antrenmana çıksın. Bizim için bir sorun yok. Oyuncunun bana bir saygısızlığı da yok. Düzeni bozmuyor. Kendisine düşen görevleri yapıyor. Zaten bu dediğimiz sorunlar olsaydı ben bunu kendim çözerdi. Gerçekten bir problem olsa ben zaten baltayı vurur sonunu düşünmem ama bizim tarafımızdan bir sorun olmadığı için bu durum bizi üzüyor. Gidin bir de oyuncuya sorun. Oyuncu, kontratına göre hareket etmiyor. Oyuncunun diğer oyuncular gibi yapması gereken şey antrenmana çıkmak ve maça çıkmak. İletişimle çözmeye çalıştık, hiç ona dokunmayarak çözmeye çalıştık. Mobbing ne ya! Bunları çıkaranlar psikoloğa gitsinler."

Serdal Adalı: "Geçmişte hiçbir futbolcuyla böylr sorunum olmadı. Krizi yönetmek için karşınızdaki kişinin de size adım atması lazım. Kimsenin suçlu aramaması lazım. Biz bir aydır ben, yönetim kurulum, hocamızın ekibi bu sıknıtıyı bir şekilde nasıl çözeriz diye uğraştık. Bu durumu bazı şeyler netleşmeden taraftarlarımız ve basınla paylaşmanın imkanı yoktu. Az önce de söyledim. Bu konuda camiamız yüzde yüz emin olsun elimizden gelmeyen de dahil ne gerekiyorsa yapılmıştır. Kriz yönetilemedi gibi bir şeye katılmıyorum. Yoksa daha farklı sonuçlara gideceğini de bilmenizi istiyorum. En azından şu anda karşısında oturup konuşabildiğimiz bir oyuncumuz var. Herkes doğru-yanlış bir şeyler söylüyor ama bu sıkıntının kaynağı Rafa Silva... Bugüne kadar böyle bir şeyle karşılaşmadım. Rafa değişik bir karakter. İşin açıkçası ben, yönetim kurulum, Sergen Yalçın ve ekibi bu işi yapamadıysa siz gerisini tahmin edin. Kimse suçlu aramasın."

Sergen Yalçın: "Bu milli arada devre arasında neler yapacağız ve önümüzdeki senenin planlarını açıklayacaktık. Maalesef yaşanan süreç bizi bu duruma getirdi. Aslında çok konuşmak istemiyorum. Çok tasvip ettiğim bir konu değil. Kendi oyuncumla alakalı özel konuları burada konuşmak istemiyordum. Oyuncuyla ilgili asla ağzımdan çıkmayan şeyler yazıldı... Bu bizi üzüyor doğal olarak. Olay bugünün olayı değil. İdare etmedi diyorsanız şu ana kadar hiçbir oyuncuyu idare etmediğim kadar idare ettim. Göreve başladığım ilk gün Ümraniye'de oyuncularla bireysel görüşürüm. Sürecin nasıl işlediği, neleri düzeltebileceğimizle ilgili bireysel toplantı yaparız. İlk toplantıyı Rafa ile yaptım. Oyuncu ilk konuşmamızda bana "Sezon başı çalışmalarına zoraki geldim. Futbolu bırakmak istiyorum. Burada mutlu değilim" dedi. Ben de dedim ki "Eyvah! bomba kucağımıza düştü"... Keny Arroyo da aynı şekilde. Taraftarımızın çok sevddiği oyuncu olduğu için "Biz seni burada rahat ettiririz. Hiçbir şeyine karışmayız" dedik. Kısa süreli olayı çözdük. Bir süre geçtikten sonra konu tekrar gündeme gelmeye başladı. Saha sonuçları maalesef beni desteklemeyince doğal olarak biz de güçsüzleştiriyoruz. Benim için sosyal medyanın önemi yok. Tribüne gelen taraftar önemli benim için. Bir ay sonra Rafa'yı tekrar çağırdım ve "Sen bizim için çok önemlisin. Takım arkadaşlarının sahna ihtiyacı var." dedim ama maalesef Kaısmpaşa maçı haftas artık olay halledilemeyecek bölümlere gitmeye başladı. Oyuncu direkt bize antrenmanlara çıkmayacağını, maça çıkmayacağını söyledi. Bu olaylardan sonra ekibimi topladım "Rafa Silva'ya asla dokunmayın. Serbest bırakın. Nasıl istiyorsa öyle yapsın." dedim. Maalesef oyuncu vitesi çok artırdı. Bunun sonucunda artık olay benim halledebileceğim bir olay olmaktan çıktı. Artık konu idari boyutlara taşındı. Başkana "Olay bizden çıktı. Oyuncu vitesi 4'e 5'e taktı." dedim. Tekrar söylüyorum oyuncu bizim için çok önemli. Bugün hala ona kapımız açık. Oyuncu tarafından da bir sorun olduğunu düşünmüyorum. Bizimle iletişimi de kapattı. Menajeri konuşuyor bizimle. Konu artık benim dışımda. Ben idare edebildiğim kadar idare ettim. Oyundan neden çıkardın diyorsunuz da kusura bakmayın oyundan çıkardık. Bugün Ronaldo ve Messi de oyundan çıkıyor. Kimse Beşiktaş'tan büyük değildir. Biz bugün varız yarın yokuz. Camiaya hizmet etmek durumundayız. Biz de 27-28 tane daha oyuncu var Rafa'nın dışında... Her Pazartesi artık durum şu noktaya geldi Rafa antrenmana çıkacak mı? Maça çıkacak mı? Menajeri arıyor bize tehditlerde bulunuyor. Burası Beşiktaş. Burada herkesin yeri dolar. Rafa Silva'nın da Sergen Yalçın'ın da yeri dolar. Önemli olan camiaya hizmet etmek. Bunları anlatmak zorunda kaldığım için üzgünüm. Sonuçlar iyi olsaydı bunlar konuşulmayacaktı. Şimdi biraz aşağı düşünce maalesef bu durumlar konuşuluyor. Benim gönlüm çok rahat. Ben hayatımda kimseye tanımadığım töleransı Rafa'ya tanıdım. Bundan sonraki konu idari konudur."

Serdal Adalı: "İlk sorunuzun ve günün ana gündeminin Rafa Silva olduğunu bildiğimiz için bu konudan başlamak istiyorum. Diğer tüm konulardaki sorularınızı cevpalayacağız. Rafa Silva ile yaşadıklarımızı net bir şekilde anlatmak isterim. Rafa, geçen sezon maç başına 87 dakika süre alan oyuncuydu. Başakşehir maçında 73. dakikada oyundan çıktı. Maçtan birkaç gün sorna menajeri görüşme talep etti. Bir süre sonra Rafa Silva ile görüştük. Başta oyundan alınmasıyla ilgili olarak karşılıklı diyalogla çözülebilir diye düşünüyordum. Bunun için epey uğraştık fakat Rafa ile yaptığım göçrüşmede bana kimseyle sorununun olmadığını, artık futbol oynamak istemediğini söyledi. Bir süre sonra ağız değiştirdi. Başka bir yere gitmek istiyorum dedi. Hiç kimsenin suçlu aramasına gerek yok. Bizim tavrımız hep oyuncuyu kazanma yönünde olmuştur. Sözleşmesinden kaynaklanan tüm yükümlülükleri yerine getirdik. Kendisinden hala bu beklenti içindeyiz. İlk günden beri kendisi özel davrandık. Yıldız oyuncu olduğu için esnek davrandık. Ben bir Beşiktaşlı ve bu kulübün başkanı olarak en iyi oyuncumun takımdan ayrılmasını? Ama kendisinden devre arasına kadar antrenmanlara çıkmasını ve maçlara çıkmasını istedim. Bu taraftarın, benim, kulübün onu ne kadar sevdiğini ve en azından bu taraftar için de olsa devre arasına kadar en iyisini yapmasını istedim. Kendisini bu kadar bağrına basan taraftarlar ve arkadaşlarını yarıda bırakmamasını istedim. Ama Rafa bu konuda olumlu adım atmadı. Ayrılmak istiyorsa bir fesih bedeli istediğimi kendisine ilettik. Rafa'nın menajeri tarafından 'Milyon euroyu getireyim bizi bırakın' gibi komik bir cevap gelmiştir. Burası Beşiktaş. Burada oyuncular kendi şartlarını dikte edemez. Hiçbir futbolcu şu kadar para getirdim gidiyorum diyemez. Şartları Beşiktaş belirler. Son sözü de Beşiktaş söyler. Rafa Silva bizim sözleşmeli oyuncumuzdur. İki seçeneği var. Ya kendisine duyulan sevginin karşılığın verir. profesyonelliğin gereğini yapar ya da Beşiktaş'ın belirlediği bonservisi getirir ve gider. Bunların ikisine yanaşmıyorsa sözleşmesinin bitimine kadar hiçbir yere gidemez. Beşiktaş'ın kimsenin maaşında yapacağı tasaraffufa ihtiyacı yok. Beşiktaş'a kimse bu saygısızlığı yapamaz. Her oyuncunun alternatifi bulunur. Beşiktaş bir oyuncu vazgeçtiği için hedeflerinden geri durmaz. Hocanın ara transferde isteyeceği oyuncular kadroya katacağız. Yaz transferinde de gerekli adımları atacağız. Attığımız her adımın Beşiktaş'ın menfaati için olduğunu camiamız bilsin. Gerek ben gerek yönetim gerekse de teknik kadromuz Rafa'nın kalması için hiçbir futbolcuya yapılmayanları yaptık."