Spor yazarları, Fenerbahçe'nin tarihi zaferini böyle gördü: Mourinho'yu haklı çıkardı! Gecenin en iyisiydi
Fenerbahçe, UEFA Şampiyonlar Ligi 3. eleme turunda Feyenoord'u 2-1'in rövanşında 5-2 mağlup ederek play-off'a adını yazdırdı ve Benfica'nın rakibi oldu. Spor yazarları, Fenerbahçe'nin tarihi Feyenoord galibiyetini değerlendirdi.

SPOR YAZARLARI, FENERBAHÇE'NİN TARİHİ ZAFERİNİ DEĞERLENDİRDİ: MOURINHO'YU HAKLI ÇIKARDI! GECENİN EN İYİSİYDİ
UEFA Şampiyonlar Ligi 3. eleme turu rövanş maçında temsilcimiz Fenerbahçe, Feyenoord'u 5-2 mağlup ederek adını play-off turuna yazdırdı. Sarı-lacivertliler, play-off turunda Benfica ile karşılaşacak. Spor yazarları, Fenerbahçe'nin Feyenoord karşısında aldığı tarihi galibiyeti değerlendirdi. İşte spor yazarlarının görüşleri...

HÜRRİYET - UĞUR MELEKE: GEÇEN SENEYE GÖRE DAHA İŞTAHLI
"Dünkü Fenerbahçe 11’inde dört oyuncu 1,90’lar (Skiriniar, Brown, Oosterwolde, Nesyri), üçü de 1,85’ler seviyesindeydi (Amrabat, Duran ve Mert). Rakip Feyenoord’da ise sadece bir futbolcunun (Ahmedhodzic) 1,85’in üzerindeydi boyu. Fenerbahçe özellikle hücumda bu avantajı iyi kullandı, ilk iki gol havada yaratılan eşleşme avantajıyla bulundu ve zaferin fitili ateşlendi.
Ancak Fenerbahçe’nin dünkü tarihi galibiyetinde ben manşete teknik detayları değil, tutku ve iştahı çıkarmayı tercih ederim. Sarı lacivertliler Rotterdam’daki ilk devrede belki biraz etkisizlerdi ancak sonraki 135 dakikada son derece iştahlı ve tutkululardı. Geçen seneki Kostic-Tadic-Dzeko’lu takıma göre daha genç ve arzulu bu Fenerbahçe... Brown, Nesyri ve Duran tutku, Semedo kalite kattılar sahaya dün. Ve bence sarı lacivertliler, büyük toplamda Feyenoord’dan çok daha fazla hak ettiler bu turu. Beş gollü tarihi bir sonuçla da koydular tur biletini ceplerine."

SABAH - BÜLENT TİMURLENK: EN-NESYRI'NİN YÜREĞİ, KAFASI VE AYAĞI
"Futbol tarihinde bir Hollanda gerçeği var, yazsan tuğla gibi kitap olur, futbol kültürlerinin dokusu da bizden çok daha sıkı örülmüş ama bir gerçek var bugünlerin futbol ekonomisinde Hollanda Ligi'nin üçüncüsü bir takımının bizim Süper Lig'de şampiyonluğa oynamasını bırakın, ilk 4 yapabilmesi bile şüpheli. Bu seviyede 3 önemli adam-ı nı yitirmiş Feyenoord'a ilk maçta bir de avans vermişsen iş i ilk dakikadan sıkı tutacaksın. Üçlü defans ile dizilen Fenerbahçe'nin öndeki iki santrforuyla bağlantıyı uzun toplarla kurmaya çalıştığı ilk 15 dakikadan pozisyon çıkmazken, Mourinho'nun takımı esaslı bir önde prese de ilk kez 13. dakikada gitti. Rotterdam'da ikinci yarıda yaptıklarını 25'ten sonra yapmayı başladılar, oyunu aldılar ama İrfan Can'ın top oyundayken elle tutup serbest vuruş istediği pozisyon rakibe gol getiren pozisyon olunca yapılması gereken devrenin sonunda gol bulmaktı.. Fazlasını da yaptı Fenerbahçe, önce korner, sonra da En-Nesyri-Duran işbirliği... Van Persie'nin pres gördüğünde kumdan kaleler gibi defansı çıkarken topu kaptırdığında Fred nefis bir plaseyle cezayı kesti. Bu gol o dakika tur kapısı demekti ama Mourinho'nun alışkanlığı: Skoru tutabilmek için takımı derine çekmek. 70'ten sonra takımı düşerken oyuncu değiştirmeyen Mourinho'yu "haklı" çıkartan dün gecenin en iyisi En-Nesyri oldu Kadıköy'de… İştahlı oyun ve tribün desteği turu getirdi. Mourinho memleketinin takımı Benfica'yı geçebilecek kadar bilgiye sahip. Gerisi final gibi iki 90 dakika..."

TAKVİM - İLKER YAĞCIOĞLU: DEVLER LİGİ'NE BİR ADIM KALDI
"İlk maçın ardından Fenerbahçe turu geçer demiştim. Sarı-Lacivertliler beni yanıtmadı ve çok iyi bir skorla play-off'a kaldı. Mourinho, 3-4-1-2 dizilişle sahaya çıkarak çift forvetle başladı. Fakat bu ikiliye çok fazla destek gelmeyince istenilen pozisyonlar üretilemedi. Başa baş giden ve yüksek tempoda oynanmayan bir oyun vardı.
Rakibin duran toptan attığı golle de kendimize geldik. İlk yarının sonlarında 2 gol bulmak, takımı kendine getirdi.
Fred'in harika golüyle de turu cebimize koyar gibi olduk. Ama ondan sonraki dakikalar kabul edilecek gibi değildi. Tamamen savunmaya çekildik. Ayağımızda hiç top tutamadık. Hocanın Duran'ın yerine Talisca'yı almasıyla da resmen sahada 10 kişi kaldık. 70'ten sonra topla oynama oranı yüzde 80'e yüzde 20 Feyenoord lehineydi.
Bu da maçın son bölümünün nasıl oynandığını gösteren önemli bir istatistik. En bunaldığımız anlarda Brown'ın hücuma harika katılımı ve Nesyri'ye yaptığı asistle turu cebimize koyduk derken yine aynı şey oldu. Savunma yapmayı bırakın ceza sahası içine gömülerek atakları karşılamaya çalıştık.
Ama futbolun cilvesi bu olsa gerek. Takımın en kötüsü Talisca 5. golü atarak Feyenoord'un ipini çekti. Szymanski ve Amrabat'ı beğendim. Brown turu getiren isimlerin başında yer aldı.
Nesyri ve Duran ikilisi de gerekli desteği görürse çok gol atacaklarının sinyalini verdiler. Sonuçta 2008'den beri özlem duyulan Devler Ligi'ne bir adım kaldı. Darısı Benfica maçlarının başına."

HÜRRİYET - GÜNTEKİN ONAY: FENERBAHÇE FİZİK GÜCÜ VE COŞKUSUYLA EZDİ
"Fenerbahçe, saçma sapan bir gol yiyerek yenik duruma düşmesine rağmen olağanüstü bir kararlılık ve mücadele gücüyle maçı farklı kazanmayı başardı. Maçı 0-1’e getiren golde ciddi hatası olan kaleci İrfan Can Eğribayat, ilerleyen bölümde 2 çok kritik kurtarışıyla kendini affettirdi.
Archie Brown ve Jhon Duran gibi oyuncuların katılımıyla ve Jayden Oosterwolde’nin de dönüşüyle birlikte Fenerbahçe çok hacimli ve uzun bir takıma dönüşmüş. Youssef En-Nesyri geçen sezona göre daha fit ve çok hareketli.
Maçın ilk bölümünde Feyenoord’un adam adama baskısı karşısında zaman zaman bocalasak da santrforlara atılan uzun toplarla bu soruna çözüm bulduk. Jhon Duran’ın golü de bu şekilde geldi. İlk 2 golün peş peşe gelmesiyle birlikte tribünler de maçın içine büyük bir coşkuyla girdi ve saha içinde takım da buna fazlasıyla cevap verdi.
OLAĞANÜSTÜ ÖZGÜVEN
Devreyi 2-1 bitirmek tur için Fenerbahçe’ye olağanüstü bir özgüven ve moral verdi. Fenerbahçe gibi bir takımın yüksek toplarda ve duran toplarla Feyenoord’a gol bulmaması sürpriz olurdu. En az 6 tane hava hakimiyeti olan uzun oyuncu Hollanda temsilcisine ciddi eşleşme sorunları yarattı. Fred’in muhteşem golü sonrası çok fazla savunmada kalsak da sahanın en iyileri Sebastin Szymanski ve Youssef En-Nesyri’nin kontratak golü tur kapısını ardına kadar araladı.
ALKIŞLARI HAK EDiYOR
Dün Fenerbahçe’nin Kadıköy’de taraftarıyla buluştuğu zaman neler yapabileceğini gördük. Bu kazanma arzusu, fizik kalite ve teknik beceri bir sonraki turda da Benfica veya Nice hangisi gelirse gelsin Fenerbahçe için farketmez. Feyenoord’u 5 golle uğurlayan oyuncu grubu, Jose Mourinho ve taraftar alkışları fazlasıyla hak ediyor."

FOTOMAÇ - GÜRCAN BİLGİÇ: KADIKÖY RUHU
"Değişim ile başlamak, taraftarın – camianın üstündeki "umutsuzluk" bulutlarını dağıtmaları gerekiyordu. Düşüncesine maça gidenlere, "Bitmeden protesto yapmayın" çağrıları vardı. Yani; bitince yapabilirsiniz. Oyun, çaba veya futbolun cilveleri umurunda değil kimsenin… Ya yenip; turu geçecekler, ya da tribünlerin öfkesini yaşayacaklar. Bu baskının üstüne bir de "garip" gol eklendi. Fenerbahçe hücum ederken, sahipsiz topu eliyle düzeltti kaleci İrcan Can… Hakem düdük çalmamış, ayağıyla da çok rahat kontrol edebilirdi. Ama dedik ya, maça değil arenaya çıkmışlardı. Kimsenin aklı başında değil. Devreyi 2-1 bitiren gollerle birlikte maç "güvenli alana" geldi. Tribün mırıldanmaları, "Bu takım yapar" fikrine kavuştu. Sinerji sahaya da yansıdı, iyi başladılar ikinci yarıya. Fred'in değme forvetleri kıskandıran plasesiyle, ikinci maç başladı. Artık tur Fenerbahçe'deydi, ama top Feyenord'da… Mourinho'nun takımı çekildi kendi sahasına, verdi pozisyonları rakiplere. İlk goldeki büyük hatasını düzeltti, iki net pozisyonu engelledi. Tartışılan Symanski, Archie Brown ile birlikte maçın kahramanları oldular. Gollere imzalarını koydu. En Nesyri hükmetti forvete. John Duran nasıl bir enerji ve hız olduğunu gösterdi. Talisca buz gibi oynadı, sahadaki panik havasını bitirdi. Her şeylerini verdiler sahada, istediklerini de beş golle aldılar. Böyle bir "son düdük", böyle bir ustalar geçiti, böyle bir inanmışlık ve dayanışma. Kadıköy eski günlerdeki gibiydi, tuttuğunu koparan…"
