4-2'nin ardından üç ayrılık! Toplam piyasa değerleri tam 42 milyon euro
Beşiktaş ile Galatasaray'ın karşı karşıya geleceği haftada Bodrum FK'yı deplasmanda 4-2 yenen Fenerbahçe derbiden çıkacak sonuca odaklandı. 6 golün atıldığı karşılaşmanın ardından bazı futbolcuların performansları kafalarda soru işareti bırakırken, milli takımdan formda dönen Oğuz Aydın'ın sergilediği oyun bir hayli takdir topladı. İşte Bodrum FK-Fenerbahçe maçının yansımaları...

Süper Lig'in 29. haftasında Bodrum FK'yı deplasmanda Skriniar, Oğuz Aydın, Szymanski ve Talisca'yla geçen (2-4) Fenerbahçe artık derbiden çıkacak sonuca kilitlendi. 6 golün atıldığı karşılaşma sonrası Oğuz Aydın'ın performansı oldukça beğenilirken Tadic, Maximin ve En Nesyri vasatı aşamadı. İşte 90 dakikanın ardından yazar yorumları...

EMRE BOL (FOTOMAC)
Bodrum maçı tahmin ettiğimden çok daha kolay oldu. Son 6 haftayı gol yemeden sadece bir beraberlik ile bitiren Bodrum, Fenerbahçe karşısında direnemedi bile... Mourinho milli takımda mükemmel performans gösteren Oğuz ve İrfan Can Kahveci'yi birlikte oynatarak adeta ödüllendirdi. Sanki artık Dzeko- Tadiç ikilisini yedek kuvvet olarak kullanacak gibi.

Lakin Talisca'nın gelişinin En-Nesyri'yi geriye götürdüğünü söylemek gerek. Bunun sebebi Talisca'nın Dzeko'nun aksine daha çok golü düşünmesi. Dzeko çoğu zaman bağlantı oyuncusu gibi oynarken ve sürekli pas opsiyonu kovalarken; Talisca topu aldığında kaleyi yokluyor.

Bodrum kalecisi Rüzgar'ın ilk kez bir Süper Lig maçına çıktığını hatırlayalım. Daha geçen hafta Fenerbahçe'nin yıldızlarını televizyondan izlerken bir anda onları karşısında görüverdi. Ben genç kardeşimize destek olunması gerektiğini düşünüyorum. Zira hiç kolay değil.

Beşiktaş-Galatasaray derbisinin olduğu hafta kazanmak önemliydi. Çünkü Fenerbahçe uzun bir süredir bu virajları dönemiyor. Kazanıp rakibinin puan kaybetmesini bekleyeceksin. Tabi hafta içi oynanacak bir de Galatasaray kupa maçı var. Sizce de artık Mourinho'nun derbi kazanma zamanı gelmedi mi?

GÜRCAN BİLGİÇ
Milli maçlar sonrasındaki mental ve fiziki gerilemenin üstüne, bir de deplasmanda küçük stat ortamı geldiğinde, problemler başlar. Oyuncuların tekrar lige konsantre olması, takım tadını yeniden alması için gereken ortam eksik kalınca, sahada da hırs eksik kalır. Fenerbahçe Bodrum'da erken gol ile bu zorlukları aşarım tavrını çabuk.

Portekizli Hocası ile "gol yemeyen" rakibi karşısında tempoyu minimize ederek, skora oynamaya başladı. Ama takımın içine yerleşmiş "sarsaklık" virüsü yine iş başına geçti. Çok net bir pozisyonun ardından penaltı ile beraberliği sağladı Bodrum. Son haftalardaki mucizelerine yeniden sarılacaklardı ki bir dakika geçmeden Oğuz Aydın "tüm güzel duyguların" katili oldu.

Mourinho'nun planı rakibe kaleyi göstermemek üzerine. Bu maçın nasıl bir özrü olur bilemeyiz. Rakibi küçümsemek, skoru garanti görmek üstüne kurulan dikkat eksikliklerinden Bodrum FK'nın fırsatları bulduğunu söyleyebilir.

Haksız da değil. Yine de farklı bir galibiyetin İrfan Can Eğribayat'ın net kurtarışları üzerine kurulduğunu yazmamız gerekir..

İrfan Can Kahveci'nin "serbest sekiz" rolünde nasıl öne çıktığını gördü muhtemelen Mourinho. Acaba, "neden bu kadar hafta oynatmadım" diye düşünmüş müdür. Tadic'in "temposuzluğunun" şikayet konusu olduğu geçmişte, daha diri ve etkili oynadı İrfan Can Kahveci..

Dersler var maçtan çıkacak. Son düdüğe kadar maçın bitmediğini, bir anlık dikkat kaybının nelere mal olacağını anlamışlardır. Bu iki golün hesabını sorar Jose Mourinho.

SERDAR ALİ ÇELİKLER
Bu maçtan sonra da anlaşıldı ki En Nesyri satılmalı. İsterse 30 tane gol atsın. Fenerbahçe gelecek sezon forvet hattına yıldız transferi yapmalı. Darwin Nunez, Thuram gibi... En Nesyri top süremiyor, ağır ve fulesiz bir golcü. Tadic yine bildiğiniz gibi. Korkudan şut çekemeyen bir adam.

EN NESYRİ - TADİC VE MAXİMİN'İN PİYASA DEĞERLERİ 42 MİLYON EURO
Maximin son 15-20 dakikada oyuna girdi ama yine bir şey yok. Çalım, çalım, çalım sonuç yok. Son paslarda, son tercihlerde hep hatalı. Onun da sezon sonunda gönderilmesi lazım. Fenerbahçe'de bir dönem Aatif Chahechouhe oynamıştı, Maximin de aynı onun gibi.
