Solskjaer yerden yere vuruldu: Bu hocayla büyük hayal kurulmaz!
UEFA Konferans Ligi play-off turu ilk maçında temsilcimiz Beşiktaş, İsviçre'de Lausanne-Sport ile karşılaştı. Karşılaşma 1-1'lik eşitlikle sona erdi. Mücadelenini ardından spor yazarları Solskjaer'i eleştirdi.

SOLSKJAER'E SERT ELEŞTİRİLER: BU HOCAYLA BÜYÜK HAYAL KURULMAZ!
Temsilcimiz Beşiktaş, UEFA Konferans Ligi play-off turu ilk maçında deplasmanda Lausanne-Sport ile 1-1 berabere kaldı. Karşılaşmanın ardından spor yazarları, Beşiktaş Teknik Direktörü Ole Gunnar Solskjaer'i yerden yere vurdu. İşte spor yazarlarının görüşleri...

SABAH - ALİ GÜLTİKEN: MÜCADELE GALİBİYET KADAR DEĞERLİ
"Beşiktaş, galibiyetle bitirebilseydi elbette çok daha keyifli olurdu ama alınan sonuç beraberlik olsa da oynanan futbol ve sahadaki mücadele galibiyet kadar değerliydi. Solskjaer'den sürpriz bir hamle gördük. Sistemi değiştirerek oynama düşüncesi oyun olarak da sürpriz yaratmadı. Seçim olarak sürpriz yaratmış olsa da ortaya konularn futbol son derece tatmin ediciydi. Özellikle savunmanın dizilişiyle birlikte orta alanın oyun içerisinde aldığı pozisyon Beşiktaş'ı hem oyun içerisinde tuttu hem de oyuna ortak etti. Oluşan beklentilerle bazı futbolcuların baskı altına girdiği ve eleştirildiği dönemler olsa da Rashica attığı golle "Ben buradayım ve yoluma devam ediyorum" mesajını verdi. Deplasmanda gol bulmak kadar rakibinize gücünüzü hissettirmek de çok değerli. Beşiktaş, maçın son dakikalarına kadar rakibinin üzerine giderek bunu gösterdi. Rafa Silva'nın son dakikada yakaladığı pozisyon golle neticelense aslında Beşiktaş turu Lozan'da cebine koyup gelebilirdi. Ndidi, Abraham, Orkun ve Jurasek'in yeni transferler olarak birlikte oynamaları ve ortaya koydukları performanslar oldukça tatmin edici seviyedeydi. Futbolda "Zamana ihtiyacımız var" cümlesi, klasik bir cümledir ama doğrudur da. Fakat, bu zaman konusunun en önemli noktası süreç ilerlerken gelişmeleri de kaydedebilmektir. Beşiktaş, Lozan'da hem yeni oyuncularıyla hem de geçmişten gelen tartışılabilecek oyuncularıyla önemli bir noktaya geldiğini göstermiş oldu. Keşke galibiyet olabilseydi, alınan sonuçla birlikte ortaya konulan mücadele önümüzdeki hafta için olumlu yönde bir hedef gösterdi."

SABAH - FATİH DOĞAN: RADİKAL DEĞİŞİM
"Beşiktaş, Lozan deplasmanından kontrollü başlangıç stratejisi, geçiş oyunuyla, skor üretme planıyla ve 1-1'lik sonuçla Konferans Ligi için avantajlı dönüyor. Kalede Mert Günok ve Svensson'un sakatlığı nedeniyle oynamaması Solskjaer'i radikal değişikliklere itti. 3'lü defansa dönmeyi tercih etti. İstese Svensson'un yerine Taylan'la başlayıp 4'lüye devam edebilirdi. Ancak savunmada 5'li, hücumda 3'lü ve oyunda 3-4-2-1 planıyla avantajlı bir ilk maç geçirmeye çalıştı. Bu kadar değişikliğe ve pozisyon kaymalarına rağmen Beşiktaş galibiyet fırsatını buldu, avantaj sayılabilecek beraberliği cebine koydu. Stratejik planını gol yememe ve başta kontrataklarla bulacağı fırsatlar üzerine kuran Ole'nin bir-iki kez bunları da yakaladığını söyleyebiliriz. Aylardır aranan ama alınamayan hızlı, etkili bir sol kanat olsa daha kolay başarabilirdi. Maçın sonlarında Rafa Silva'nın karşı karşıya kaldığı anda kaçırdığı pozisyon gol olsa Norveçli teknik adamın planı tutabilirdi.
Ancak Beşiktaş defansının yanlış adam paylaşımıyla yediği basit golü gören ya da verdiği açıkları izleyenler umutsuzluk çukuruna düşebilir. Taraftar, camia transfer sarmalıyla, teknik adam tartışmalarının arasına sıkıştı. Belki de bu kadar sorunun ortasında oyuna değil skora bakmalı. İkinci maçta Konferans Ligi'nin kapısını açacak bir galibiyet uzak değil. Kervan yolda dizilecek."

TAKVİM - KARTAL YİĞİT: ÖNEMLİ OLAN TUR DEĞİL
"Beşiktaş bu turu normalde rahat geçer geçmesine ama şu takıma karşı bile güçlü direnç gösterememesi, hem takım hem de normal savunma konusunda yaşanan aksaklıklar ilerisi adına kötü sinyaller verdi. Rakip Lausanne, İsviçre'nin sıradan takımlarından biri. Bu takıma karşı bile oyunu rakibin üzerine yıkamadı Beşiktaş. Belki saha şartları bizim takımın dengesini bozmuş olabilir, çok da eleştirme konusunda kararsız kaldım.
Ancak Eyüpspor önünde bile aynı savunma hataları yapıldı. Svensson'un yokluğunda Solskjaer dizilişte dörtlü gözükse de üçlü savunma oynattı. Sağa da Emirhan'ı koydu. Emirhan çok çabuk bir oyuncu değil. Ona da kızmamak gerek, bir sol bir sağ bek oluyor. Adam gerçek yerinde oynamayı unuttu. Ne yapsın? Özellikle ilk yarı Lausanne'de sağdan Sene, ortadan Diakite soldan Lekweiry, Beşiktaş'ın üzerinde ciddi tehlike yarattı.
Zaten bu yarıda da rakibin 2-3 net sayılacak pozisyonları da oldu. Üretkenlik konusunda istediğini yapamayan siyah beyazlılar golü de ani gelişen bir kanat organizasyonunun karambolünde Rashica'nın düzgün şık vuruşuyla buldu. İkinci yarı daha derli toplu gözüken Beşiktaş'ta Orkun'un hala tam anlamıyla "sahne" alamaması orta sahadaki sıkıntıyı gözler önüne serdi.
Rafa da hala eskisi olmayınca takımımızın hücum gücü sınırlı kaldı. Hal böyle olunca Abraham da öne çıkma fırsatını kullanamadı. Tabi kanatların da çok etkili olamaması Tammy'i ayrı bir etkiledi. Oyunun son bölümleri Beşiktaş'ın gol yiyeceğini gösteriyordu. Gol gelmemesi mucize olurdu. Ancak buna rağmen Beşiktaş'ın İstanbul'da turu rahat bir şekilde geçeceğini düşünüyorum."

FOTOMAÇ - TURGAY DEMİR: GÖNDER NERON'U KURTAR ROMA'YI
"Lozan, mütevazı bütçeli sıradan bir takım. Böyle bir rakip karşısında Beşiktaş ilk yarıda deyim yerindeyse sahada yoktu. Rashica'nın golüne kadar, her hangi bir anda maçı durdurup Beşiktaşlı futbolculardan her hangi birine rakip kalecinin kazağının ne renk olduğunu sorsak muhtemelen hiç biri bilemezdi!.. Buna karşılık Lozanlı futbolcular bizim Ersin'in kazağının her milimetre karesini ezber ettiler!.. İlk 45'te Ersin iki net kurtarış yaptı, Udokhai de kritik bir hamleyle mutlak gollük pozisyonu önledi. Kötü görüntüye rağmen elle tutulur tek atağımızda kaleciden dönen topu Rashica bekletmeden kaleye gönderip golümüzü attı ve gerilimi düşürdü.
İkinci yarıda görüntü daha iyi gibiydi. Beşiktaş iyi top yaptı, kalesinde iki net pozisyon görse bile rakip kalede dört-beş pozisyon yakaladı. Kah ofsayta takıldı bizimkiler, kah kaleciye… Kötü oynadığımız ilk yarıyı önde bitirirken daha iyi oynadığımız ikinci yarıyı geride tamamladık. Bu da gecenin çelişkilerinden biriydi. Beşiktaş kadrosunda bazı oyuncular gerçekten büyük sıkıntı. Jurasek bunların başında geliyor. Kim izlemiş, kim alınmasına onay vermiş bilmiyorum ama Beşiktaş'a büyük kötülük etmişler onu biliyorum. Bir dönemin bidonları, McDonald, Papricia, Amaral, Nartallo, Francesco'ya rahmet okutur bu Juaresek benden söylemesi. Beşiktaş turu geçer geçmesine de geçse ne olacak!? Bu hocayla, bu Jurasek'le, bu Joe Mario ile, bu Rashica ile (attığı gole ve ikinci yarı gayretli olmasına rağmen) büyük hayal kurulmaz. Kurarsanız hayal kırıklığı yaşamanız kaçınılmazdı… Yol yakınken, Roma'yı yakmadan Neron'u göndermek gerek."
